Undertaker
New member
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından yapılan açıklamaya bakılırsa, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Millete Sesleniş” konuşmasında Türkiye’nin metre altı çözünürlüğe sahip birinci yerli ve ulusal müşahede uydusu İMECE’nin 15 Ocak’ta uzay seyahatinin başlayacağını açıklamasının akabinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi USET’i ziyaret etti. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) Akıncı Tesisleri’nde bulunan USET’e ziyaretinde Varank’a TÜBİTAK Lideri Hasan Mandal ile TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü (UZAY) Müdürü Mesut Gökten eşlik etti.
Varank, yerli ve ulusal imkanlarla TÜBİTAK UZAY tarafınca geliştirilen İMECE’yi ve TÜRKSAT 6A’yı inceledi. İncelemelerinin akabinde İMECE’nin fırlatma takvimine ait değerlendirmede bulunan Varank, şunları kaydetti:
“Cumhurbaşkanımızın 15 Ocak 2023’te uzaya fırlatılacağını ilan ettiği İMECE müşahede uydusunun şu anda önünde bulunuyoruz. İMECE müşahede uydusu 680 kilometrede hizmet verecek ve Türkiye’nin yüksek çözünürlüklü imaj gereksinimini karşılayacak kendi mühendislerimiz ve teknisyenlerimiz tarafınca tasarlanıp, geliştirilip, üretilmiş yerli ve ulusal müşahede uydumuz. Olağan bu uydunun en kıymetli özelliği ortasında gördüğünüz kameranın da bizim tarafımızdan bir daha açılışını Cumhurbaşkanımızın yaptığı OPMER Optik Araştırmalar Merkezi’nde üretilmiş olması.”
“İHRACAT POTANSİYELİ VAR”
Uydunun yakın vakitte son testlerine gireceğinin ve fırlatılmak üzere ABD’ye gönderileceğinin bilgisini veren Varank, “İnşallah 15 Ocak 2023’te de kendi yerli ve ulusal müşahede uydumuzu uzaya fırlatmış olacağız. Türkiye uzay alanında değerli kabiliyetleri bulunan bilhassa uydu geliştirme manasında TÜBİTAK UZAY ile birlikte değerli kabiliyetleri olan bir ülke. Yerli ve ulusal haberleşme, yerli ve ulusal müşahede uydumuz da bu kabiliyetleri bir üst noktaya taşımak üzere başlatılmış projeler.” diye konuştu.
Varank, İMECE uydusunda kullanılan yerli ve ulusal komponentlere işaret ederek, “Bir uyduyu tasarlamak değerli fakat bunun ortasında kullandığınız komponentleri, eserleri de yerli ve ulusal olarak geliştirmek aslında o uyduya katma bedel sağlayan işler oluyor. İşte bu gördüğünüz uydudaki bütün bu komponentler yıldız izlerden, reaksiyon inhisarına, x bant vericiye, elektrikli itki motoruna, uçuş bilgisayarına ve en kıymetlisi kamerasına kadar bütün eserler yerli ve ulusal olarak geliştirildi, üretildi ve bu uyduyla birlikte de uzayda kullanılmış olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Uzaydan müşahede yapabilmek ve imaj muhtaçlığını karşılamanın ülkelerin ulusal güvenlik stratejileri ile de yakından ilgili olduğuna dikkati çeken Varank, şöyleki devam etti:
“Burada geliştirdiğiniz bütün komponentlerin aslında bir ihracat potansiyeli var. Şu anda İMECE uydusunda kullandığımız kameraya yurt haricinden sipariş vermek isteyen ülkeler bulunuyor. Bu uyduya benzeri uyduları bizimle birlikte yapmak hatta hazır sipariş vermek isteyen ülkeler var. Aslında kamera satışıyla ilgili bir ön muahedeyi da imzaladık lakin bunlar somutlaştığında kamuoyuna ilan edeceğiz. Biz yerli ve ulusal uydu kabiliyetlerimizi Türkiye’deki bütün firmaların iştirakiyle geliştirmeye çalışıyoruz. Bu manada da Ulusal Uzay Programı’mızda tüm bu faaliyetleri sinerjiyle harekete geçirmek üzere bir amaç koyduk. Ulusal Uzay Programı’mızın önümüze koyduğu gayeleri Türkiye’deki bütün kabiliyetlerle birlikte lakin başta TÜBİTAK UZAY olmak üzere Bakanlığımızın bağlı ve ilgili kuruluşlarıyla birlikte hayata geçirmeye devam edeceğiz. Türkiye’yi katma kıymetli üretimle ekonomik manada kalkındıracağız.”
“KASIMDA FIRLATMAYA HAZIR HALE GELECEK”
Varank, Türkiye’nin kilogram başına ihracat bedelinin 1,5 dolar düzeyinde olduğu bilgisini vererek, şunları kaydetti:
“bu biçimde bir kamerayı üretip sattığınızda, kilogram başına 86 bin avroya ulaşma talihine sahipsiniz. 1,5 dolar nerede, 86 bin avro nerede? niye uzayla ilgileniyorsunuz diye soranlara bu örneği gösteriyoruz. Hem yerli ve ulusal yüksek çözünürlüklü uydumuzu yaparak kendi güvenlik gereksinimimizi karşılıyoruz fakat burada elde ettiğimiz kabiliyeti, mühendisliği, eserleri sattığımızda hayli büyük bir ihracat geliri elde edebiliyoruz. Onun için uzayla ilgilenmeye, Ulusal Uzay Programı’nı sıkı sıkıya takip etmeye devam edeceğiz. Şu anda uzaya gönderilecek uydunun çalışmaları devam ediyor. Bu ay ortasında buradaki kapakların kapandığını, uydunun toplandığını ve çevresel testlerle birlikte bir dizi teste gireceğini biliyoruz. İnşallah kasım ayı prestijiyle fırlatmaya hazır hale gelecek. Ocak ayında da ABD’den uzaya fırlatılacak.”
48 SAAT İÇİNDE İMAJ VERECEK
İMECE ile birlikte Türkiye birinci defa metre altı çözünürlüğe sahip elektro-optik bir uydu kamerasına sahip olacak. Türkiye’nin yüksek çözünürlüklü manzara muhtaçlığını yerli imkanlarla karşılayacak İMECE, 15 Ocak 2023’teki fırlatmanın akabinde 48 saat ortasında manzara verecek.
Gözlem uydusu İMECE; BİLSAT, RASAT ve GÖKTÜRK-2 uydularından edinilen deneyimle donatıldı. 680 kilometre irtifada güneşe eş vakitli yörüngede nazaranv yapacak İMECE’nin tasarım, üretim, montaj, entegrasyon ve testleri, yer istasyonu anteni ve yazılımları yerli imkanlarla geliştirildi.
TÜBİTAK UZAY tarafınca geliştirilen ekipmanlara TÜBİTAK Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME) Manyetometre ve Manyetik Tork Çubuğu ile TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) de Sabit Güneş Paneli ile katkı verdi.
Coğrafi kısıtlama olmaksızın Dünya’nın her yerinden yüksek çözünürlüklü imaj elde edecek olan İMECE, tespit ve teşhis, doğal afet, haritalama, ziraî uygulamalar üzere biroldukca alanda Türkiye’ye hizmet verecek. Sivil ve güvenlik gayeli kullanılabilecek uydunun tasarım bakılırsav ömrü 5 yıl olarak planlandı.
İMECE’den elde edilecek deneyim, Türkiye’nin ileride geliştireceği uydulara altyapı oluşturacak. Türkiye bir yandan bu cins kritik teknolojilere sahip olurken öteki taraftan da uzay alanında yetişmiş insan gücü ve bilgi birikimi elde edecek.
İMECE ile geliştirilen komponentler şunlar:
KKS alıcı, güneş algılayıcı, yıldızizler, reaksiyon tekeri, reaksiyon tekeri arayüz ekipmanı, elektro-optik kamera, x bant verici yönlendirilebilir anten, S bant antenler, bilgi sıkıştırma kayıt formatlama ekipmanı, S bant alıcı verici, elektrikli itki motoru ve yakıt besleme ekipmanı, x bant verici.
KAYNAK: AA
Varank, yerli ve ulusal imkanlarla TÜBİTAK UZAY tarafınca geliştirilen İMECE’yi ve TÜRKSAT 6A’yı inceledi. İncelemelerinin akabinde İMECE’nin fırlatma takvimine ait değerlendirmede bulunan Varank, şunları kaydetti:
“Cumhurbaşkanımızın 15 Ocak 2023’te uzaya fırlatılacağını ilan ettiği İMECE müşahede uydusunun şu anda önünde bulunuyoruz. İMECE müşahede uydusu 680 kilometrede hizmet verecek ve Türkiye’nin yüksek çözünürlüklü imaj gereksinimini karşılayacak kendi mühendislerimiz ve teknisyenlerimiz tarafınca tasarlanıp, geliştirilip, üretilmiş yerli ve ulusal müşahede uydumuz. Olağan bu uydunun en kıymetli özelliği ortasında gördüğünüz kameranın da bizim tarafımızdan bir daha açılışını Cumhurbaşkanımızın yaptığı OPMER Optik Araştırmalar Merkezi’nde üretilmiş olması.”
“İHRACAT POTANSİYELİ VAR”
Uydunun yakın vakitte son testlerine gireceğinin ve fırlatılmak üzere ABD’ye gönderileceğinin bilgisini veren Varank, “İnşallah 15 Ocak 2023’te de kendi yerli ve ulusal müşahede uydumuzu uzaya fırlatmış olacağız. Türkiye uzay alanında değerli kabiliyetleri bulunan bilhassa uydu geliştirme manasında TÜBİTAK UZAY ile birlikte değerli kabiliyetleri olan bir ülke. Yerli ve ulusal haberleşme, yerli ve ulusal müşahede uydumuz da bu kabiliyetleri bir üst noktaya taşımak üzere başlatılmış projeler.” diye konuştu.
Varank, İMECE uydusunda kullanılan yerli ve ulusal komponentlere işaret ederek, “Bir uyduyu tasarlamak değerli fakat bunun ortasında kullandığınız komponentleri, eserleri de yerli ve ulusal olarak geliştirmek aslında o uyduya katma bedel sağlayan işler oluyor. İşte bu gördüğünüz uydudaki bütün bu komponentler yıldız izlerden, reaksiyon inhisarına, x bant vericiye, elektrikli itki motoruna, uçuş bilgisayarına ve en kıymetlisi kamerasına kadar bütün eserler yerli ve ulusal olarak geliştirildi, üretildi ve bu uyduyla birlikte de uzayda kullanılmış olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Uzaydan müşahede yapabilmek ve imaj muhtaçlığını karşılamanın ülkelerin ulusal güvenlik stratejileri ile de yakından ilgili olduğuna dikkati çeken Varank, şöyleki devam etti:
“Burada geliştirdiğiniz bütün komponentlerin aslında bir ihracat potansiyeli var. Şu anda İMECE uydusunda kullandığımız kameraya yurt haricinden sipariş vermek isteyen ülkeler bulunuyor. Bu uyduya benzeri uyduları bizimle birlikte yapmak hatta hazır sipariş vermek isteyen ülkeler var. Aslında kamera satışıyla ilgili bir ön muahedeyi da imzaladık lakin bunlar somutlaştığında kamuoyuna ilan edeceğiz. Biz yerli ve ulusal uydu kabiliyetlerimizi Türkiye’deki bütün firmaların iştirakiyle geliştirmeye çalışıyoruz. Bu manada da Ulusal Uzay Programı’mızda tüm bu faaliyetleri sinerjiyle harekete geçirmek üzere bir amaç koyduk. Ulusal Uzay Programı’mızın önümüze koyduğu gayeleri Türkiye’deki bütün kabiliyetlerle birlikte lakin başta TÜBİTAK UZAY olmak üzere Bakanlığımızın bağlı ve ilgili kuruluşlarıyla birlikte hayata geçirmeye devam edeceğiz. Türkiye’yi katma kıymetli üretimle ekonomik manada kalkındıracağız.”
“KASIMDA FIRLATMAYA HAZIR HALE GELECEK”
Varank, Türkiye’nin kilogram başına ihracat bedelinin 1,5 dolar düzeyinde olduğu bilgisini vererek, şunları kaydetti:
“bu biçimde bir kamerayı üretip sattığınızda, kilogram başına 86 bin avroya ulaşma talihine sahipsiniz. 1,5 dolar nerede, 86 bin avro nerede? niye uzayla ilgileniyorsunuz diye soranlara bu örneği gösteriyoruz. Hem yerli ve ulusal yüksek çözünürlüklü uydumuzu yaparak kendi güvenlik gereksinimimizi karşılıyoruz fakat burada elde ettiğimiz kabiliyeti, mühendisliği, eserleri sattığımızda hayli büyük bir ihracat geliri elde edebiliyoruz. Onun için uzayla ilgilenmeye, Ulusal Uzay Programı’nı sıkı sıkıya takip etmeye devam edeceğiz. Şu anda uzaya gönderilecek uydunun çalışmaları devam ediyor. Bu ay ortasında buradaki kapakların kapandığını, uydunun toplandığını ve çevresel testlerle birlikte bir dizi teste gireceğini biliyoruz. İnşallah kasım ayı prestijiyle fırlatmaya hazır hale gelecek. Ocak ayında da ABD’den uzaya fırlatılacak.”
48 SAAT İÇİNDE İMAJ VERECEK
İMECE ile birlikte Türkiye birinci defa metre altı çözünürlüğe sahip elektro-optik bir uydu kamerasına sahip olacak. Türkiye’nin yüksek çözünürlüklü manzara muhtaçlığını yerli imkanlarla karşılayacak İMECE, 15 Ocak 2023’teki fırlatmanın akabinde 48 saat ortasında manzara verecek.
Gözlem uydusu İMECE; BİLSAT, RASAT ve GÖKTÜRK-2 uydularından edinilen deneyimle donatıldı. 680 kilometre irtifada güneşe eş vakitli yörüngede nazaranv yapacak İMECE’nin tasarım, üretim, montaj, entegrasyon ve testleri, yer istasyonu anteni ve yazılımları yerli imkanlarla geliştirildi.
TÜBİTAK UZAY tarafınca geliştirilen ekipmanlara TÜBİTAK Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME) Manyetometre ve Manyetik Tork Çubuğu ile TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) de Sabit Güneş Paneli ile katkı verdi.
Coğrafi kısıtlama olmaksızın Dünya’nın her yerinden yüksek çözünürlüklü imaj elde edecek olan İMECE, tespit ve teşhis, doğal afet, haritalama, ziraî uygulamalar üzere biroldukca alanda Türkiye’ye hizmet verecek. Sivil ve güvenlik gayeli kullanılabilecek uydunun tasarım bakılırsav ömrü 5 yıl olarak planlandı.
İMECE’den elde edilecek deneyim, Türkiye’nin ileride geliştireceği uydulara altyapı oluşturacak. Türkiye bir yandan bu cins kritik teknolojilere sahip olurken öteki taraftan da uzay alanında yetişmiş insan gücü ve bilgi birikimi elde edecek.
İMECE ile geliştirilen komponentler şunlar:
KKS alıcı, güneş algılayıcı, yıldızizler, reaksiyon tekeri, reaksiyon tekeri arayüz ekipmanı, elektro-optik kamera, x bant verici yönlendirilebilir anten, S bant antenler, bilgi sıkıştırma kayıt formatlama ekipmanı, S bant alıcı verici, elektrikli itki motoru ve yakıt besleme ekipmanı, x bant verici.
KAYNAK: AA