Muhabir
New member
Şubat ayında Rusya’nın taarruzunun başlamasından beridir Ukrayna hava alanı kapalı olduğundan Kiev’den İstanbul’a gelebilmek için evvel Kiev’den Moldova’nın başşehri Kişinev’e on iki saatlik otobüs seyahati ve oradan da İstanbul’a uçakla seyahat etmek gerekiyor. Bu vesileyle Moldova’yı da yine gördüm. Ukrayna’yla Romanya ortasına sıkışmış bu küçük ülke de Rusya-Ukrayna savaşının tesirini direkt hissediyor. Elektriği Ukrayna’dan ithal ettiği için Rusya’nın Ukrayna’daki güç tesislerine füze saldırısı niçiniyle Moldova da karanlıkta kalıyor. Petrol ve doğalgaz fiyatlarının da artması ve burasının hem Ruslar, birebir vakitte Ukraynalılar için bir göç merkezi haline gelmesi niçiniyle fiyatlar inanılmaz artmış. Moldova izlenimlerimi ve değerlendirmelerimi ayrıyeten yazacağım. Lakin şimdilik şunu söyleyim, Kişinev’de konuştuğum Moldovalıların birden fazla Rusya’ya karşı dertle yaklaşsa da bu savaşa bulaşmayı istemiyor ve savaşın bir biçimde uzlaşmayla sona ermesini istiyor.
İLETİŞİM SİSTEMİ ÇÖKTÜ
Üç hafta ortadan daha sonra döndüğüm Ukrayna’da durum hiç iç açıcı değil. Rusya’nın 10 Ekim’den itibaren başlatmış olduğu füze ve kamikaze İHA atakları, buradaki güç ve altyapı tesislerini gaye alıyor. Türkiye’deyken de haberleştiğim Ukrayna’daki ahbaplarım elektrik kesintilerinin giderek arttığını hatta birtakım günler, günün yarıdan fazlasında elektriklerin kesik olduğunu söylüyordu. Bu tablo geçen hafta sonu düzelir üzere olduysa da çarşamba günkü füze taarruzları, elektrik ve bağlantı sistemlerini çökertti. Tam da İngiliz istihbaratının kelamım ona raporlarının Ukrayna’da servis edildiği ve burada Rusların ellerinde İHA ve füze stoklarının eridiği bu niçinle de 17 Kasım’dan beridir yeni atak yapamadıklarının ileri sürüldüğü bir günün öğlenden daha sonrasında Kiev, yeni patlamalarla sarsıldı. Rus füzelerinden biri kentteki en büyük termik santrallardan birine isabet etmişti. Diyebilirim ki savaşın başladığı günden beridir bu biçimde bir tablo görmedim. Bütün elektrikli toplu taşıma araçları (tramvay ve troleybüsler) yolda kalırken internet, hatta, cep telefonuyla haberleşme de sekteye uğradı. Rus tanklarının Kiev merkezine 7 kilometre yaklaştığı gece bile bütün dış dünyayla bağlantım vardı ve haberleşmeye, televizyon kanallarına bildirmeye devam ediyordum. Ancak artık kimseyi arayamamak, dünyadan tecrit olduğunu hissetmek bir yabancı için nasıl bir his bunu anlatmak güç.
HALK İÇİN FELAKET
Elektrik ve bağlantı sistemi, yavaş yavaş, onarılıyor. Fakat yetkililer, füze hücumlarının devam etmesi ve elektrik kesintilerinin bir günün en az üçte ikisinde devam etmesi halinde, bir epey fabrikada üretimin duracağını, doğalgaz dağıtımının da aksayacağını söylüyor. Kış mevsiminin bu yıl oldukça erken bastırdığını düşünürsek bu durum halkın çoğunluğu için felaket demek. O niçinle o denli bir durumda Kiev’in tıpkı şubat ve mart ayında olduğu üzere tahliye edilmesi ihtimalinden kelam ediliyor. Rusya, bu füze akınlarıyla Ukrayna’nın müzakere masasına yine oturmasını ve ondan kimi ödünleri koparmayı hedefliyor. İngiliz Savunma Bakanlığı ise evvelki gün Ukrayna’ya, savaşa sonuna kadar devam etme ve kış devrinde de taarruzun temposunu düşürmeme talimatı verdi. Uzaktan, Londra’dan bildirmek kolay alışılmış. Her durumda Ukrayna yılbaşına güç koşullarda girecek.
[email protected]
İLETİŞİM SİSTEMİ ÇÖKTÜ
Üç hafta ortadan daha sonra döndüğüm Ukrayna’da durum hiç iç açıcı değil. Rusya’nın 10 Ekim’den itibaren başlatmış olduğu füze ve kamikaze İHA atakları, buradaki güç ve altyapı tesislerini gaye alıyor. Türkiye’deyken de haberleştiğim Ukrayna’daki ahbaplarım elektrik kesintilerinin giderek arttığını hatta birtakım günler, günün yarıdan fazlasında elektriklerin kesik olduğunu söylüyordu. Bu tablo geçen hafta sonu düzelir üzere olduysa da çarşamba günkü füze taarruzları, elektrik ve bağlantı sistemlerini çökertti. Tam da İngiliz istihbaratının kelamım ona raporlarının Ukrayna’da servis edildiği ve burada Rusların ellerinde İHA ve füze stoklarının eridiği bu niçinle de 17 Kasım’dan beridir yeni atak yapamadıklarının ileri sürüldüğü bir günün öğlenden daha sonrasında Kiev, yeni patlamalarla sarsıldı. Rus füzelerinden biri kentteki en büyük termik santrallardan birine isabet etmişti. Diyebilirim ki savaşın başladığı günden beridir bu biçimde bir tablo görmedim. Bütün elektrikli toplu taşıma araçları (tramvay ve troleybüsler) yolda kalırken internet, hatta, cep telefonuyla haberleşme de sekteye uğradı. Rus tanklarının Kiev merkezine 7 kilometre yaklaştığı gece bile bütün dış dünyayla bağlantım vardı ve haberleşmeye, televizyon kanallarına bildirmeye devam ediyordum. Ancak artık kimseyi arayamamak, dünyadan tecrit olduğunu hissetmek bir yabancı için nasıl bir his bunu anlatmak güç.
HALK İÇİN FELAKET
Elektrik ve bağlantı sistemi, yavaş yavaş, onarılıyor. Fakat yetkililer, füze hücumlarının devam etmesi ve elektrik kesintilerinin bir günün en az üçte ikisinde devam etmesi halinde, bir epey fabrikada üretimin duracağını, doğalgaz dağıtımının da aksayacağını söylüyor. Kış mevsiminin bu yıl oldukça erken bastırdığını düşünürsek bu durum halkın çoğunluğu için felaket demek. O niçinle o denli bir durumda Kiev’in tıpkı şubat ve mart ayında olduğu üzere tahliye edilmesi ihtimalinden kelam ediliyor. Rusya, bu füze akınlarıyla Ukrayna’nın müzakere masasına yine oturmasını ve ondan kimi ödünleri koparmayı hedefliyor. İngiliz Savunma Bakanlığı ise evvelki gün Ukrayna’ya, savaşa sonuna kadar devam etme ve kış devrinde de taarruzun temposunu düşürmeme talimatı verdi. Uzaktan, Londra’dan bildirmek kolay alışılmış. Her durumda Ukrayna yılbaşına güç koşullarda girecek.
[email protected]