Gözden Geçirme: Ay’a! Bill T. Jones’un canlı dansı Dünya yörüngesinden ayrılıyor

B-Boy

Global Mod
Global Mod
Larson, dansçı Nayaa Opong ile sahnenin genişliğini kapladıkları ve birbirlerinin aynası oldukları bir düet yapıyor. Nadiren dokunurlar. Jada Jenai, Nina Simone’un “The Human Touch” şarkısını söylerken, son notayı ezerken yavaşça yere batıyor, o düetin hatırası buz gibi hassasiyetiyle yeniden su yüzüne çıkıyor.

1835’te PT Barnum tarafından sergilenen ve onun 161 yaşında olduğunu iddia ettiği siyahi bir kadın olan Joice Heth’in hikayesini duyduğumuzda, Danielle Marshall sahnede küçük bir alanda hareket ederken dokunma kavramı – ya da dokunma eksikliği – de mevcut. . Bir insan notası yerine, kelimeler insanlık dışıdır; Marshall’ın sırt üstü yuvarlanıp uzuvlarını havada dondurduğu görüntüsü ve Barnum’un onu tanımlaması, hikayeyi daha da tüyler ürpertici hale getiriyor.

Yine, teatral unsurlar – özellikle metin – hissedilmekten daha az isimlendirilebilen daha büyük bir bütün oluşturmak için yan yana duran parçalar olarak bir araya gelir. 6 Ocak’ta ABD Kongre Binası’na yapılan saldırının çığlıklarını ve sirenlerini duyuyoruz; “Dixie” oynanır, hızlandırılır. Bessie Jones ve Georgia Sea Island Singers’ın “Beulah Land” şarkısına dönüşüyor.

Larson, “Dünün canavarları bugünün sorunlarıdır” diyor. “Bugünün makineleri, yarının insanlarıdır.”

Müfredat II ilerlerken, temel bir fikir üzerinde kafa yoruyor gibi görünüyor: insan olmak nedir? Karanlık, ama aynı zamanda altta yatan bir umut duygusu da var, özellikle Larson’ın dediği gibi – ve sonra tekrarlıyor: “Diğeri, gelecek olan olarak anlaşılmalıdır.”

Paspe sonunda “Everyone’s Gone to the Moon” şarkısını tekrar söylerken, dansçılar tam başladıkları gibi onun etrafında bir çember oluşturup bize dönmeden önce. Ama şimdi herkes aya gitmiş gibi geliyor. Ve Bowie’nin deyişiyle, en tuhaf şekillerde havalanıyoruz.

Bill T Jones/Arnie Zane Şirketi

Cuma günü görüşürüz; newyorklivearts.org
 
Üst