Muhabir
New member
Ramaphosa konuşmasında, eski Cumhurbaşkanı Zuma’nın tutuklanmasının akabinde yaşanan olaylarda yaşanan can kayıplarına dikkati çekerek,”Ayaklanmanın başından bu yana en az 212 kişi öldü, 2 bin 550 kişi tutuklandı” tabirini kullandı.
Kwazulu-Natal ve Gauteng eyaletlerinde yaşanan olaylarda kararı yaşanan maddi hasara da dikkati çeken Ramaphosa, “Yıkım ülkede 161 alışveriş merkezi, 11 depo, 8 fabrika ve 161 içki satış noktasına mal oldu”
Ramaphosa, olayların ardındaki şahıslardan hesap sorulacağını belirterek, “Güvenlik güçlerimiz alanda denetim kurarken bunun tesirleri tüm Güney Afrikalılar tarafınca hissedilecek” dedi.
Hükümetin önceliğinin ülkeyi istikrara kavuşturmak ve bir daha inşa sürecini başlatmak olduğunu belirten Ramaphosa, hafta sonu itibariyle alandaki asker sayısının 25 bine çıakrtılacağını tabir etti.
Ramaphosa, olağanüstü hal ilanının en son deva olduğunu kaydederek, bu biçimde bir sonucun insanların çeşitli haklarının kısıtlanması manasına geldiğini vurguladı.
Hükümetin yağmalanan bölgelere besin ve nakit yardımında bulunacağını belirten Ramaphosa, palavra haberler ve bilgi kirliliği konusunda da halkı uyardı.
– Olayların çıkış noktası: Jacob Zuma
Güney Afrika’yı 2009-2018’de yöneten Jacob Zuma’nın, devlet bütçesinden şahsî harcamalar yaptığı öne sürülmüştü.
Zuma’nın, 1999’da Güney Afrika ile Fransız Thales firması içindeki milyar dolarlık silah mutabakatının imzalanması için rüşvet aldığı da argüman edilmişti.
Birinci sefer 2005’te savcılar tarafınca yolsuzlukla suçlanan Zuma hakkındaki suçlamalar yıllar ortasında düşürülmüştü.
Zuma, yolsuzluk tezleri niçiniyle partisinden gelen ağır baskılar kararı 2018’de devlet başkanlığından istifa etmişti.
Hakkında yolsuzluk, haraç, dolandırıcılık, vergi kaçakçılığı ve kara para aklama dahil 16 başka suçlamadan davaları devam eden Zuma, 29 Haziran’da Anayasa Mahkemesi tarafınca mahkemeye itaatsizlik kabahatinden 15 ay mahpus cezasına çarptırılmıştı.
Zuma, mahkemenin aldığı bu karara karşı dirense de 7 Temmuz’da Nkandla kentinde güvenlik güçlerine teslim olmuştu.
79 yaşındaki eski Cumhurbaşkanı, nakledildiği Estcourt Cezaevi’nde, Kovid-19 tedbirleri kapsamında 14 günlük karantinaya alınmıştı.
9 Temmuz’da Zuma’nın hür bırakılması talebiyle gerçekleştirilen şovlar kısa müddette yağma ve şiddet olaylarına dönüşmüştü.
Kwazulu-Natal ve Gauteng eyaletlerinde yaşanan olaylarda kararı yaşanan maddi hasara da dikkati çeken Ramaphosa, “Yıkım ülkede 161 alışveriş merkezi, 11 depo, 8 fabrika ve 161 içki satış noktasına mal oldu”
Ramaphosa, olayların ardındaki şahıslardan hesap sorulacağını belirterek, “Güvenlik güçlerimiz alanda denetim kurarken bunun tesirleri tüm Güney Afrikalılar tarafınca hissedilecek” dedi.
Hükümetin önceliğinin ülkeyi istikrara kavuşturmak ve bir daha inşa sürecini başlatmak olduğunu belirten Ramaphosa, hafta sonu itibariyle alandaki asker sayısının 25 bine çıakrtılacağını tabir etti.
Ramaphosa, olağanüstü hal ilanının en son deva olduğunu kaydederek, bu biçimde bir sonucun insanların çeşitli haklarının kısıtlanması manasına geldiğini vurguladı.
Hükümetin yağmalanan bölgelere besin ve nakit yardımında bulunacağını belirten Ramaphosa, palavra haberler ve bilgi kirliliği konusunda da halkı uyardı.
– Olayların çıkış noktası: Jacob Zuma
Güney Afrika’yı 2009-2018’de yöneten Jacob Zuma’nın, devlet bütçesinden şahsî harcamalar yaptığı öne sürülmüştü.
Zuma’nın, 1999’da Güney Afrika ile Fransız Thales firması içindeki milyar dolarlık silah mutabakatının imzalanması için rüşvet aldığı da argüman edilmişti.
Birinci sefer 2005’te savcılar tarafınca yolsuzlukla suçlanan Zuma hakkındaki suçlamalar yıllar ortasında düşürülmüştü.
Zuma, yolsuzluk tezleri niçiniyle partisinden gelen ağır baskılar kararı 2018’de devlet başkanlığından istifa etmişti.
Hakkında yolsuzluk, haraç, dolandırıcılık, vergi kaçakçılığı ve kara para aklama dahil 16 başka suçlamadan davaları devam eden Zuma, 29 Haziran’da Anayasa Mahkemesi tarafınca mahkemeye itaatsizlik kabahatinden 15 ay mahpus cezasına çarptırılmıştı.
Zuma, mahkemenin aldığı bu karara karşı dirense de 7 Temmuz’da Nkandla kentinde güvenlik güçlerine teslim olmuştu.
79 yaşındaki eski Cumhurbaşkanı, nakledildiği Estcourt Cezaevi’nde, Kovid-19 tedbirleri kapsamında 14 günlük karantinaya alınmıştı.
9 Temmuz’da Zuma’nın hür bırakılması talebiyle gerçekleştirilen şovlar kısa müddette yağma ve şiddet olaylarına dönüşmüştü.