Muhabir
New member
İran donanmasının en büyük gemisi olan Hark isimli askeri ikmal gemisinin çıkan yangın kararı Umman Denizi’nde batmasını pahalandıran savunma siyasetleri uzmanı Arda Mevlütoğlu, “bir müddetdir İran, bu biçimde talihsizlikler, kazalar ya da farklı olaylarla gemi kaybediyor. Bu, üç yılda üçüncü gemi oldu” dedi. Gemide çıkan yangının sebebiyle ilgili “sabotaj” ya da “bakım-onarım ve işçi eksikliği” olasılıkları bulunduğunu belirten Mevlütoğlu, “Bu cins olaylar, İran’ın askeri duruşuna ziyan veren konular. Bunların yinelanması, İran’ın askeri kapasitesindeki caydırıcılıkların modül kesim koptuğunu gösteriyor. Bölgedeki kuvvet istikrarı ortasında bu çeşit olayların devam etmesi İran’ı zayıflatır” dedi.
İran Deniz Kuvvetleri’ne ilişkin Hark isimli askeri akaryakıt ikmal gemisinde, Umman Denizi’nde çabucak hemen belirlenemeyen bir sebeple çıkan yangında mürettebat yara almadan kurtulurken, yangına müdahalenin sonuç vermemesi üzerine gemi battı. bu biçimdece İran, 1977 İngiltere imali olan en büyük tonajlı askeri gemisini kaybetmiş oldu. Mevzuyla ilgili Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan savunma siyasetleri uzmanı Arda Mevlütoğlu, gemideki yangının niçinine ait iki olasılığın bulunduğunu belirterek “İlk mümkünlük; sabotaj. Bunu dışlamamak gerekiyor. bir müddetdir İran’da niçini açıklanamayan farklı olaylar olabiliyor. Nükleer tesislerde patlamalar, suikastlar yaşanıyor. Bunlardan dolayı sabotaj ihtimalini dışlayamayız. Şayet bu biçimde esasen epeyce fazla açıklanacak bir şey yok” dedi.
Yangına ait ikinci olasılığın, bakım-onarım ve işçi eksikliği olabileceğini belirten Mevlütoğlu, “bir müddetdir İran, bu biçimde talihsizlikler, kazalar ya da farklı olaylarla gemi kaybediyor. Bu, üç yılda üçüncü gemi. 2018’de Hazar Denizi’nde fırkateynleri kayalığa oturdu, geminin omurgası kırıldı. O fırkateyni ondan sonrasında tamire çektiler, tamir edildi diye bir açıklama var lakin inandırıcılığı tartışmalı. Geçen yıl bir tatbikatta bir İran fırkateyni, kendi hücumbotunu güdümlü füzeyle vurdu, 20 denizci hayatını kaybetti, artık de bu. Bunların hepsini alt alta koyduğumuzda şunu görüyoruz: İran’ın deniz kuvvetleri bir müddetdir önemli manada sıkıntıda” diye konuştu.
‘BAKIM VE EĞİTİM EKSİKLİĞİ EMARELERİ’
İran’ın deniz alanındaki temel yatırımını İhtilal Muhafızları’nın küçük, hızlı hücumbotlarla kurduğu kuvvete aktardığını belirten Mevlütoğlu, “Personel, bakım, tamir üzere alanlarda önemli bir gücü olmadığı için bu olay gerçekleşmiş olabilir. Bu gemi bakım eksikliğinden ya da işçinin bu çeşit kaza durumlarında yapması gerekenlere ait eğitiminin eksikliğinden dolayı yerinde ve gereğince müdahale edilememiş olabilir” tabirlerini kullandı.
İran’ın, askeri olarak asimetriye odaklandığına dikkat çeken Mevlütoğlu, “Balistik füzeler, İhtilal Muhafızları’nın insansız hava araçları, hücumbotları, Kudüs Gücü başta olmak üzere bölgedeki ögeleri; temel askeri gücünü bunlar ekseninde şekillendiriyor. Bölge ülkeleriyle bilhassa simetrik dediğimiz askeri rekabette bunlar öne çıkıyor. Bu manada bu çeşit olaylar, İran’ın askeri duruşuna ziyan veren konular. Zira İran’ın caydırıcı, tesirli bir orduyu müdafaa tarafında zaaflar yaşadığına dair emareler” dedi.
İran’ın başşehri Tahran’da 2020 yılı başında Ukrayna’ya ilişkin yolcu uçağının ezkaza vurularak düşürüldüğünü anımsatan Mevlütoğlu, “Bu olay komuta-koordinasyon, bağlantı manasında önemli dertler yaşandığına dair önemli bir göstergeydi. Bu cins olayların yinelanması, İran’ın askeri kapasitesindeki caydırıcılıkların kesim modül koptuğunu gösteriyor. Bölgedeki kuvvet istikrarı ortasında bu çeşit olayların devam etmesi İran’ı zayıflatır. Burada askeri manada gücün sürdürülebilmesi için lojistik ve eğitimin değeri ortaya çıkıyor” değerlendirmesini yaptı.
İran Deniz Kuvvetleri’ne ilişkin Hark isimli askeri akaryakıt ikmal gemisinde, Umman Denizi’nde çabucak hemen belirlenemeyen bir sebeple çıkan yangında mürettebat yara almadan kurtulurken, yangına müdahalenin sonuç vermemesi üzerine gemi battı. bu biçimdece İran, 1977 İngiltere imali olan en büyük tonajlı askeri gemisini kaybetmiş oldu. Mevzuyla ilgili Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan savunma siyasetleri uzmanı Arda Mevlütoğlu, gemideki yangının niçinine ait iki olasılığın bulunduğunu belirterek “İlk mümkünlük; sabotaj. Bunu dışlamamak gerekiyor. bir müddetdir İran’da niçini açıklanamayan farklı olaylar olabiliyor. Nükleer tesislerde patlamalar, suikastlar yaşanıyor. Bunlardan dolayı sabotaj ihtimalini dışlayamayız. Şayet bu biçimde esasen epeyce fazla açıklanacak bir şey yok” dedi.
Yangına ait ikinci olasılığın, bakım-onarım ve işçi eksikliği olabileceğini belirten Mevlütoğlu, “bir müddetdir İran, bu biçimde talihsizlikler, kazalar ya da farklı olaylarla gemi kaybediyor. Bu, üç yılda üçüncü gemi. 2018’de Hazar Denizi’nde fırkateynleri kayalığa oturdu, geminin omurgası kırıldı. O fırkateyni ondan sonrasında tamire çektiler, tamir edildi diye bir açıklama var lakin inandırıcılığı tartışmalı. Geçen yıl bir tatbikatta bir İran fırkateyni, kendi hücumbotunu güdümlü füzeyle vurdu, 20 denizci hayatını kaybetti, artık de bu. Bunların hepsini alt alta koyduğumuzda şunu görüyoruz: İran’ın deniz kuvvetleri bir müddetdir önemli manada sıkıntıda” diye konuştu.
‘BAKIM VE EĞİTİM EKSİKLİĞİ EMARELERİ’
İran’ın deniz alanındaki temel yatırımını İhtilal Muhafızları’nın küçük, hızlı hücumbotlarla kurduğu kuvvete aktardığını belirten Mevlütoğlu, “Personel, bakım, tamir üzere alanlarda önemli bir gücü olmadığı için bu olay gerçekleşmiş olabilir. Bu gemi bakım eksikliğinden ya da işçinin bu çeşit kaza durumlarında yapması gerekenlere ait eğitiminin eksikliğinden dolayı yerinde ve gereğince müdahale edilememiş olabilir” tabirlerini kullandı.
İran’ın, askeri olarak asimetriye odaklandığına dikkat çeken Mevlütoğlu, “Balistik füzeler, İhtilal Muhafızları’nın insansız hava araçları, hücumbotları, Kudüs Gücü başta olmak üzere bölgedeki ögeleri; temel askeri gücünü bunlar ekseninde şekillendiriyor. Bölge ülkeleriyle bilhassa simetrik dediğimiz askeri rekabette bunlar öne çıkıyor. Bu manada bu çeşit olaylar, İran’ın askeri duruşuna ziyan veren konular. Zira İran’ın caydırıcı, tesirli bir orduyu müdafaa tarafında zaaflar yaşadığına dair emareler” dedi.
İran’ın başşehri Tahran’da 2020 yılı başında Ukrayna’ya ilişkin yolcu uçağının ezkaza vurularak düşürüldüğünü anımsatan Mevlütoğlu, “Bu olay komuta-koordinasyon, bağlantı manasında önemli dertler yaşandığına dair önemli bir göstergeydi. Bu cins olayların yinelanması, İran’ın askeri kapasitesindeki caydırıcılıkların kesim modül koptuğunu gösteriyor. Bölgedeki kuvvet istikrarı ortasında bu çeşit olayların devam etmesi İran’ı zayıflatır. Burada askeri manada gücün sürdürülebilmesi için lojistik ve eğitimin değeri ortaya çıkıyor” değerlendirmesini yaptı.