Muhabir
New member
Dünyanın en derin metro istasyonları Kiev’de bulunur.
Kiev metrosunun birinci istasyonları, 1960’ta hizmete açılmış. bu biçimdelar, ABD ile Sovyetler Birliği içinde Soğuk Savaş olduğundan ve bunun her an sıcak savaşa dönüşme riski bulunduğundan, birinci metro istasyonları, gerektiğinde sığınak olarak da kullanılmak üzere, epeyce derine yapılmış. Kullanılacağı gün, bugünmüş… Şu anda, 4 milyon nüfuslu Kiev’de, 15 bin kişi, bu istasyonlarda yatıp kalkıyor. Geçen günlerde metroda sabotaj teşebbüsleri yaşandığı için, istasyon girişlerinde polis kimlik denetimi yapıyor. Sığınağa inenler, metro istasyonlarındakinden ibaret değil. On binlerce kişi de, meskenlerinin bodrumunda yahut okullardaki sığınaklarda geceliyor.
KASA ÖNÜNDE GÜVENLİK
Rusların hücum muhtemelliğine karşı, caddelerde sıra sıra mevziler, denetim noktaları kurulmuş. Asker ve polisin yanı sıra halktan istekli birlikler, kollarında yeşilimsi sarı renkli kurdelelerle devriye geziyor.
Az sayıda süpermarket açık durumda ve önlerinde uzun kuyruklar var. vazifeliler, müşterileri belirli sayıda kümeler halinde içeri alıyor. Kasaların orada, yağmacılık ihtimaline karşı polis, elinde makineli tüfekle nöbet tutuyor. Semtin en büyük süpermarketinin önündeki kuyrukta sıranın bana gelmesi, 40 dakikayı buldu. Birçok ileri yaşlardaki müşteriler, birbiriyle sohbet ediyor. Savaşın karmaşasından yararlanıp falanca semtte yağma edilen bir mağazadan bahsediyorlar. Uzaktan top patlamaları kulağımıza geliyor. Çoğunluk adeta patlamaları kanıksamış. bir süre daha sonra ise daha yakından gelen bir patlama sesi duyuyoruz. Sıradakilerden biri yanındakine, “Bizimkiler, Ruslarla karşılıklı ateş ediyor” diyor. Başkası “Bu epeyce yakından geldi” diyerek tasasını lisana getiriyor. Bu vakte kadar yaşamsal gereksinimlerde sorun çıkmadı. Ama ne kadar bu biçimde devam edeceği, başları kurcalayan temel soru.
Kiev metrosunun birinci istasyonları, 1960’ta hizmete açılmış. bu biçimdelar, ABD ile Sovyetler Birliği içinde Soğuk Savaş olduğundan ve bunun her an sıcak savaşa dönüşme riski bulunduğundan, birinci metro istasyonları, gerektiğinde sığınak olarak da kullanılmak üzere, epeyce derine yapılmış. Kullanılacağı gün, bugünmüş… Şu anda, 4 milyon nüfuslu Kiev’de, 15 bin kişi, bu istasyonlarda yatıp kalkıyor. Geçen günlerde metroda sabotaj teşebbüsleri yaşandığı için, istasyon girişlerinde polis kimlik denetimi yapıyor. Sığınağa inenler, metro istasyonlarındakinden ibaret değil. On binlerce kişi de, meskenlerinin bodrumunda yahut okullardaki sığınaklarda geceliyor.
KASA ÖNÜNDE GÜVENLİK
Rusların hücum muhtemelliğine karşı, caddelerde sıra sıra mevziler, denetim noktaları kurulmuş. Asker ve polisin yanı sıra halktan istekli birlikler, kollarında yeşilimsi sarı renkli kurdelelerle devriye geziyor.
Az sayıda süpermarket açık durumda ve önlerinde uzun kuyruklar var. vazifeliler, müşterileri belirli sayıda kümeler halinde içeri alıyor. Kasaların orada, yağmacılık ihtimaline karşı polis, elinde makineli tüfekle nöbet tutuyor. Semtin en büyük süpermarketinin önündeki kuyrukta sıranın bana gelmesi, 40 dakikayı buldu. Birçok ileri yaşlardaki müşteriler, birbiriyle sohbet ediyor. Savaşın karmaşasından yararlanıp falanca semtte yağma edilen bir mağazadan bahsediyorlar. Uzaktan top patlamaları kulağımıza geliyor. Çoğunluk adeta patlamaları kanıksamış. bir süre daha sonra ise daha yakından gelen bir patlama sesi duyuyoruz. Sıradakilerden biri yanındakine, “Bizimkiler, Ruslarla karşılıklı ateş ediyor” diyor. Başkası “Bu epeyce yakından geldi” diyerek tasasını lisana getiriyor. Bu vakte kadar yaşamsal gereksinimlerde sorun çıkmadı. Ama ne kadar bu biçimde devam edeceği, başları kurcalayan temel soru.