Muhabir
New member
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’le Soçi’de yaptığı görüşmeyi pahalandıran Prof. Dr. Mitat Çelikpala, görüşme daha sonrası Ankara’nın görüşmenin içeriğine ait sessizliğine dikkat çekti. “Görüşme daha sonrası iki tarafın da basın açıklaması yapmaması, aslında Türkiye’nin toplantıdan istediğini elde edemediğini gösteriyor” diye konuştu.
‘DOĞALGAZDA OLUMLU İŞARET YOK’
Erdoğan ve Putin’in Soçi’de yaptığı görüşmeyi Cumhuriyet’e kıymetlendiren Kadir Has Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mitat Çelikpala, görüşme öncesi Türkiye açısından Suriye, yeni doğalgaz kontratları ve Ukrayna başta olmak üzere Türkiye’nin yakın etrafındaki Rusya’dan farklılaşan bağlantıları hususlarının öne çıktığını kaydetti. Türkiye’nin Rusya’yla yaptığı doğalgaz kontratlarının yakın vakitte yenilenmesi gerektiğini kaydeden Çelikpala, “Pandeminin ortasına dek güç fiyatlarında bir düşüş kelam konusuydu, 20-25 yıllık mukaveleler bitince Türkiye’nin de düşük fiyatlardan yeni kontratlar yapacağı beklentisi vardı. Lakin son 3 aydır güç piyasasında bir yükseliş trendi var, bu da Türkiye’nin elini bağlıyor. Rusya, Türkiye’ye eski fiyatlar üzerinden bile gelmeyebilir. Türkiye daha düşük bir fiyat almaya çalışmıştır kesinlikle, ama Rusya’nın bunu kabul ettiğine dair bir işaret yok, anlaşılan Putin’den doğalgaz fiyatı konusunda olumlu bir karşılık gelmedi. esasen güç piyasasında bir bolluk yok, ötürüsıyla Rusya, piyasaya verdiği fiyattan bir indirim yapmaz, zira kendi iktisadının de buna muhtaçlığı var. ötürüsıyla burada bir muvaffakiyet öyküsü yok” dedi.
‘SURİYE’DE İŞBİRLİĞİ YERİ DARALDI’
Görüşme daha sonrası Rus basınında İdlib’deki Türk askerlerinden bir kısmının stratejik M4 karayolunun gerisine çekilmeye başladığına dair haberler çıktığını da belirten Çelikpala şu görüşünü lisana getirdi: “Son 3 ayda Rus uçaklarının kuzeye yanlışsız ağırlaşan taarruzları var. Son haberlerle birlikte değerlendirildiğinde burada bir pazarlık yapıldıysa statükoyu korumaktan çok kuzeye çekilme üzere bir eğilim olduğunu söyleyebiliriz. Suriye konusunda Türk-Rus bağlantılarındaki işbirliği yeri hayli daralmış durumda. Ruslar baskıyı artırıyor, Türkiye’nin de sınırlılıkları var. Putin yakın vakitte ‘yabancı güçler’den kelam etti, ki burada kastedilenlerden biri Türkiye. Türkiye’nin oradaki meşruiyetini sağlayan Astana Süreci de atıl durumda. Rusya’yla yüksek seviyeli işbirliği toplantıları da yapılmıyor. Bu da alanın daraldığına işaret ediyor. Türkiye’nin bilhassa İdlib’deki konumunu uzun vadede sürdürmesi sıkıntı görünüyor. Orada kalıcı bir biçimde bulunmak, vali-kaymakam atamak, TL kullanmak üzere ögeler bir süre daha sonra sürdürülemez hale gelecektir.”
‘SİHA’LAR İSTİKRARLARI DEĞİŞTİRİR’
Görüşme öncesi Putin’in sözcüsü Dmitriy Peskov’un Türkiye’nin Ukrayna’ya sattığı silahlı insansız hava araçları konusunun gündeme geleceği istikametindeki açıklamalarını da kıymetlendiren Çelikpala, “Ukrayna’yla savunma sanayii işbirliği de Rusya açısından diğer rahatsız edici bir öge. Ukrayna, Türkiye’den aldığı SİHA’ları Rusya’nın örtülü desteklediği ayrılıkçılara karşı Donbass’ta kullandığı takdirde burada istikrarlar değişir, bu durumda Rusya’nın açık biçimde müdahale etmesi gerekecek, bu da Rusların epeyce hazzettiği bir şey değil. ötürüsıyla bu hususun Rusya tarafınca bilhassa gündemde tutulacağını söylemek mümkün” sözlerini kullandı.
‘DOĞALGAZDA OLUMLU İŞARET YOK’
Erdoğan ve Putin’in Soçi’de yaptığı görüşmeyi Cumhuriyet’e kıymetlendiren Kadir Has Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mitat Çelikpala, görüşme öncesi Türkiye açısından Suriye, yeni doğalgaz kontratları ve Ukrayna başta olmak üzere Türkiye’nin yakın etrafındaki Rusya’dan farklılaşan bağlantıları hususlarının öne çıktığını kaydetti. Türkiye’nin Rusya’yla yaptığı doğalgaz kontratlarının yakın vakitte yenilenmesi gerektiğini kaydeden Çelikpala, “Pandeminin ortasına dek güç fiyatlarında bir düşüş kelam konusuydu, 20-25 yıllık mukaveleler bitince Türkiye’nin de düşük fiyatlardan yeni kontratlar yapacağı beklentisi vardı. Lakin son 3 aydır güç piyasasında bir yükseliş trendi var, bu da Türkiye’nin elini bağlıyor. Rusya, Türkiye’ye eski fiyatlar üzerinden bile gelmeyebilir. Türkiye daha düşük bir fiyat almaya çalışmıştır kesinlikle, ama Rusya’nın bunu kabul ettiğine dair bir işaret yok, anlaşılan Putin’den doğalgaz fiyatı konusunda olumlu bir karşılık gelmedi. esasen güç piyasasında bir bolluk yok, ötürüsıyla Rusya, piyasaya verdiği fiyattan bir indirim yapmaz, zira kendi iktisadının de buna muhtaçlığı var. ötürüsıyla burada bir muvaffakiyet öyküsü yok” dedi.
‘SURİYE’DE İŞBİRLİĞİ YERİ DARALDI’
Görüşme daha sonrası Rus basınında İdlib’deki Türk askerlerinden bir kısmının stratejik M4 karayolunun gerisine çekilmeye başladığına dair haberler çıktığını da belirten Çelikpala şu görüşünü lisana getirdi: “Son 3 ayda Rus uçaklarının kuzeye yanlışsız ağırlaşan taarruzları var. Son haberlerle birlikte değerlendirildiğinde burada bir pazarlık yapıldıysa statükoyu korumaktan çok kuzeye çekilme üzere bir eğilim olduğunu söyleyebiliriz. Suriye konusunda Türk-Rus bağlantılarındaki işbirliği yeri hayli daralmış durumda. Ruslar baskıyı artırıyor, Türkiye’nin de sınırlılıkları var. Putin yakın vakitte ‘yabancı güçler’den kelam etti, ki burada kastedilenlerden biri Türkiye. Türkiye’nin oradaki meşruiyetini sağlayan Astana Süreci de atıl durumda. Rusya’yla yüksek seviyeli işbirliği toplantıları da yapılmıyor. Bu da alanın daraldığına işaret ediyor. Türkiye’nin bilhassa İdlib’deki konumunu uzun vadede sürdürmesi sıkıntı görünüyor. Orada kalıcı bir biçimde bulunmak, vali-kaymakam atamak, TL kullanmak üzere ögeler bir süre daha sonra sürdürülemez hale gelecektir.”
‘SİHA’LAR İSTİKRARLARI DEĞİŞTİRİR’
Görüşme öncesi Putin’in sözcüsü Dmitriy Peskov’un Türkiye’nin Ukrayna’ya sattığı silahlı insansız hava araçları konusunun gündeme geleceği istikametindeki açıklamalarını da kıymetlendiren Çelikpala, “Ukrayna’yla savunma sanayii işbirliği de Rusya açısından diğer rahatsız edici bir öge. Ukrayna, Türkiye’den aldığı SİHA’ları Rusya’nın örtülü desteklediği ayrılıkçılara karşı Donbass’ta kullandığı takdirde burada istikrarlar değişir, bu durumda Rusya’nın açık biçimde müdahale etmesi gerekecek, bu da Rusların epeyce hazzettiği bir şey değil. ötürüsıyla bu hususun Rusya tarafınca bilhassa gündemde tutulacağını söylemek mümkün” sözlerini kullandı.