Muhabir
New member
Türkiye ile İsrail içindeki ilgilerde yeni kademeye geçilmesine yönelik strateji, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’daki konutunun fotoğrafını çektikleri savıyla gözaltına alınan iki İsrailli turistin özgür bırakılmasıyla sürat kazandı.
Kasım ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İsrail Cumhurbaşkanı Yitzak Herzog içinde bir telefon görüşmesi gerçekleştirildi. Geçtiğimiz günlerde de, Erdoğan ile Herzog içinde yeni bir görüşme yapılmış ve Erdoğan, Herzog’a annesinin vefatı niçiniyle başsağlığı dilemişti.
Türkiye gazetesinden Yücel Kayaoğlu’nun haberine göre, alt seviyede iki ülke bağlarının geliştirilmesi konusundaki temaslar da bu süreçte hızlandırıldı. Son olarak Dışişleri Bakanı Mevlût Çavuşoğlu ve İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid içinde bir telefon görüşmesi gerçekleşti.
On üç yıl daha sonra iki ülkenin dışişleri bakanları içinde yapılan bu görüşme İsrail’de de büyük yankı uyandırdı. Dışişleri bakanları içindeki görüşmenin yanı sıra alt seviyede de iki ülke münasebetlerinin geliştirilmesi konusundaki temaslar bu süreçte hızlandırıldı.
‘UFUK ULUTAŞ’IN İSRAİL’E BÜYÜKELÇİ OLARAK TAYİN EDİLECEĞİ BELİRTİLDİ’
Ayrıyeten İsrail ile Türkiye’nin karşılıklı büyükelçi tayinleri de gündeme geldi. Bu doğrultuda Orta Doğu siyaseti ve Yahudi tarihi üzerinde akademik çalışmaları bulunan ve âlâ derecede İbranice bilen Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Lideri Ufuk Ulutaş’ın İsrail’e büyükelçi olarak tayin edileceği açıklandı. Ulutaş’ın isminin İsrail’e bildirildiği ve onay aldığı söz ediliyor. Tıpkı biçimde İsrail’in de Türkiye’ye tayin edilecek büyükelçinin ismini bildirdiği kaydediliyor.
DIŞ SİYASETTE ‘POZİTİF GÜNDEM’
Dış siyasette ‘pozitif gündem’ stratejisi kapsamında Libya, Mısır, Birleşik Arap Emîrlikleri ve Suudi Arabistan’la ilgilerde atılacak adımlar belirlendi.
Buna bakılırsa, Ermenistan’la birinci etapta karşılıklı uçak seferleri başlatılacak. Ermenistan’la hudut olan vilayetler, Ermeniler açısından turistik merkezler hâline getirilecek.
bir daha Ermeniler açısından değerli olan kimi tarihî yapıların onarımı üzere mevzular üzerinde duruluyor. Ermenistan üstündeki diasporanın baskısının kırılması için ticaret kapılarının açık tutulması da gündeme geldi.
Kasım ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İsrail Cumhurbaşkanı Yitzak Herzog içinde bir telefon görüşmesi gerçekleştirildi. Geçtiğimiz günlerde de, Erdoğan ile Herzog içinde yeni bir görüşme yapılmış ve Erdoğan, Herzog’a annesinin vefatı niçiniyle başsağlığı dilemişti.
Türkiye gazetesinden Yücel Kayaoğlu’nun haberine göre, alt seviyede iki ülke bağlarının geliştirilmesi konusundaki temaslar da bu süreçte hızlandırıldı. Son olarak Dışişleri Bakanı Mevlût Çavuşoğlu ve İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid içinde bir telefon görüşmesi gerçekleşti.
On üç yıl daha sonra iki ülkenin dışişleri bakanları içinde yapılan bu görüşme İsrail’de de büyük yankı uyandırdı. Dışişleri bakanları içindeki görüşmenin yanı sıra alt seviyede de iki ülke münasebetlerinin geliştirilmesi konusundaki temaslar bu süreçte hızlandırıldı.
‘UFUK ULUTAŞ’IN İSRAİL’E BÜYÜKELÇİ OLARAK TAYİN EDİLECEĞİ BELİRTİLDİ’
Ayrıyeten İsrail ile Türkiye’nin karşılıklı büyükelçi tayinleri de gündeme geldi. Bu doğrultuda Orta Doğu siyaseti ve Yahudi tarihi üzerinde akademik çalışmaları bulunan ve âlâ derecede İbranice bilen Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Lideri Ufuk Ulutaş’ın İsrail’e büyükelçi olarak tayin edileceği açıklandı. Ulutaş’ın isminin İsrail’e bildirildiği ve onay aldığı söz ediliyor. Tıpkı biçimde İsrail’in de Türkiye’ye tayin edilecek büyükelçinin ismini bildirdiği kaydediliyor.
DIŞ SİYASETTE ‘POZİTİF GÜNDEM’
Dış siyasette ‘pozitif gündem’ stratejisi kapsamında Libya, Mısır, Birleşik Arap Emîrlikleri ve Suudi Arabistan’la ilgilerde atılacak adımlar belirlendi.
Buna bakılırsa, Ermenistan’la birinci etapta karşılıklı uçak seferleri başlatılacak. Ermenistan’la hudut olan vilayetler, Ermeniler açısından turistik merkezler hâline getirilecek.
bir daha Ermeniler açısından değerli olan kimi tarihî yapıların onarımı üzere mevzular üzerinde duruluyor. Ermenistan üstündeki diasporanın baskısının kırılması için ticaret kapılarının açık tutulması da gündeme geldi.