Muhabir
New member
Avustralya Yayın Kurumu’nda yer alan habere nazaran, Adelaide kentindeki Flinders Üniversitesinden bilim insanları, eyaletin kıyı şeridinde mikroplastik varlığını belirlemek için birinci kere gerçekleştirilen ölçümlerin sonuçlarını deklare etti.
Kıyılarda incelenen mavi renkli yabani midyelerin yaklaşık 3,5 modül mikroplastik yuttuğunu belirleyen bilim insanları, bunun beklenenden çok daha fazla olduğuna dikkati çekti.
İNCELENEN HER PLAJDA MİKROPLASTİK BULUNMASI ŞAŞIRTTI
Profesör Silva, “Coffin Bay kıyısının sanayi yoğunluğundan uzak ve epey pak bir bölgede olmasından dolayı kirliliğin düşük olacağını düşündük, fakat orada epey sayıda mikroplastik bulduk, birden fazla misina” tabirini kullandı.
Liflerin insanların giysilerinden ve misinalardan, modüllerin ise okyanusta yüzen daha büyük plastik modüllerinden geldiğini belirleyen araştırmacılar, kesimler mikroskobik boyutta olsa da mikroplastiklerin etrafa, deniz hayatına ve potansiyel olarak insanlara ziyan verebileceğini düşünüyor.
MİDYELERDE İLTİHAPLANMALARA niye OLDUĞU BİLİNİYOR
Midyelerde iltihaplanmalara niye olduğu bilinen mikroplastiklerin, midyelerin üremelerini ve sindirimlerini de etkileyebileceğini belirten Silva, “Bu deniz organizmaları mikroplastiklere karşı olumsuz bir sıhhat reaksiyonu gösteriyorsa, bu muhtemelen insanlarda da olacaktır” dedi.
Bulguların, eyaletteki bölgesel atık sisteminde değişikliğe yol açması bakımından kıymetli bir ihtar olduğunu vurgulayan Silva, “Her bölgenin, okyanusa kendi bölgelerinden özel olarak ne eklendiğini düşünmesi gerekiyor. Belediyelerin suya mikroplastik ekleyen birtakım sanayileri bir daha incelemesini sağlamak istiyoruz” tabirlerini kullandı.
Eyaletin deniz eserleriyle ünlü Eyre Yarımadası Deniz Eserleri Üst Yöneticisi Mark Andrews de sudaki her türlü doğal olmayan atığın telaş kaynağı olduğunu, fakat midye üzere çiftlikte üretilen deniz mamüllerinin yakından izlendiğini belirtti.
Araştırmada sırf gelgit olayının yaşandığı kıyı şeridinde yaklaşık 20 yılda oluşan midyelerin incelendiğine işaret eden Mark Andrews, “Avustralya’daki tüm midye hasat bölgelerindeki midyeler yüzeyin 2 metre altında yetiştirilir ve 12 ay ortasında hasat edilir. Bu alanlar kıyı şeridinden kilometrelerce uzaklıktadır” bilgisini verdi.
Çiftliklerde yetiştirilen midyelerin sağlıklı olduğunu ve hiç bir vakit mikroplastik delili bulunmadığını vurgulayan Andrews, “Güney Avustralya’nın pak sularında yetiştirilen eserler, Su Eserleri Yetiştiriciliği ve Güney Avustralya Kabuklu Deniz Eserleri Kalite Garanti Programı tarafınca izlenmekte ve yönetilmektedir” dedi.
Büyük plastik kesimlerinin çeşitli etkenlerle ufak kesimlere ayrılarak 5 milimetre ile 1 mikrometreye kadar küçülmesiyle mikroplastik ismini alan plastik kesimlerinin hem etrafa tıpkı vakitte insan sıhhatine ziyan verdiğini belirleyen çok sayıda araştırma bulunuyor.
Kıyılarda incelenen mavi renkli yabani midyelerin yaklaşık 3,5 modül mikroplastik yuttuğunu belirleyen bilim insanları, bunun beklenenden çok daha fazla olduğuna dikkati çekti.
İNCELENEN HER PLAJDA MİKROPLASTİK BULUNMASI ŞAŞIRTTI
Profesör Silva, “Coffin Bay kıyısının sanayi yoğunluğundan uzak ve epey pak bir bölgede olmasından dolayı kirliliğin düşük olacağını düşündük, fakat orada epey sayıda mikroplastik bulduk, birden fazla misina” tabirini kullandı.
Liflerin insanların giysilerinden ve misinalardan, modüllerin ise okyanusta yüzen daha büyük plastik modüllerinden geldiğini belirleyen araştırmacılar, kesimler mikroskobik boyutta olsa da mikroplastiklerin etrafa, deniz hayatına ve potansiyel olarak insanlara ziyan verebileceğini düşünüyor.
MİDYELERDE İLTİHAPLANMALARA niye OLDUĞU BİLİNİYOR
Midyelerde iltihaplanmalara niye olduğu bilinen mikroplastiklerin, midyelerin üremelerini ve sindirimlerini de etkileyebileceğini belirten Silva, “Bu deniz organizmaları mikroplastiklere karşı olumsuz bir sıhhat reaksiyonu gösteriyorsa, bu muhtemelen insanlarda da olacaktır” dedi.
Bulguların, eyaletteki bölgesel atık sisteminde değişikliğe yol açması bakımından kıymetli bir ihtar olduğunu vurgulayan Silva, “Her bölgenin, okyanusa kendi bölgelerinden özel olarak ne eklendiğini düşünmesi gerekiyor. Belediyelerin suya mikroplastik ekleyen birtakım sanayileri bir daha incelemesini sağlamak istiyoruz” tabirlerini kullandı.
Eyaletin deniz eserleriyle ünlü Eyre Yarımadası Deniz Eserleri Üst Yöneticisi Mark Andrews de sudaki her türlü doğal olmayan atığın telaş kaynağı olduğunu, fakat midye üzere çiftlikte üretilen deniz mamüllerinin yakından izlendiğini belirtti.
Araştırmada sırf gelgit olayının yaşandığı kıyı şeridinde yaklaşık 20 yılda oluşan midyelerin incelendiğine işaret eden Mark Andrews, “Avustralya’daki tüm midye hasat bölgelerindeki midyeler yüzeyin 2 metre altında yetiştirilir ve 12 ay ortasında hasat edilir. Bu alanlar kıyı şeridinden kilometrelerce uzaklıktadır” bilgisini verdi.
Çiftliklerde yetiştirilen midyelerin sağlıklı olduğunu ve hiç bir vakit mikroplastik delili bulunmadığını vurgulayan Andrews, “Güney Avustralya’nın pak sularında yetiştirilen eserler, Su Eserleri Yetiştiriciliği ve Güney Avustralya Kabuklu Deniz Eserleri Kalite Garanti Programı tarafınca izlenmekte ve yönetilmektedir” dedi.
Büyük plastik kesimlerinin çeşitli etkenlerle ufak kesimlere ayrılarak 5 milimetre ile 1 mikrometreye kadar küçülmesiyle mikroplastik ismini alan plastik kesimlerinin hem etrafa tıpkı vakitte insan sıhhatine ziyan verdiğini belirleyen çok sayıda araştırma bulunuyor.