MrM
New member
Demokrat Çağdaş Eczacılar, Resmi Gazetede yayınlanan ve 52 ilacı SGK geri ödeme listesinden çıkaran sonucu Kadıköy’de protesto etti.
Kadıköy’de açıklama yapan ve İstanbul Eczacılar Odası seçimlerinde Demokrat Çağdaş Eczacılar’ın lider adayı olan İmam Hüseyin Çelik, pandemi sürecinde halkın birinci başvurduğu sıhhat kurumunun eczaneler olduğunu hatırlattı. “Pandemi başlarında eczacılar fiyatsız maske dağıtımında hiç bir karşılık beklemeden bakılırsav almıştır” diyen Çelik, şunları söylemiş oldu: “Bir yandan da büyük bir özveriyle eczacılık hizmetini aksatmadan sürdürmüştür. Ülkemizde yaşanan zelzele, sel, yangın üzere afet ve felaketlerde de eczacılar fazlaca süratli bir biçimde organize olup etkilenen bölgelerde oluşan ilaç muhtaçlığını istekli olarak karşılamışlardır. Basın açıklamamızın konusu olan 8 Eylül 2021 tarihindeki 31592 sayılı Sıhhat Hizmetleri Fiyatlandırma Kararnamesi ile bilhassa yaygın kullanılan ağrı kesici ve kas gevşetici kremler, ağız ve boğaz spreyleri, bebeklerde diş çıkarırken kullanılan ağrıyı gideren jeller Toplumsal Güvenlik Kurumu’nun geri ödeme listesinden 15 Ekim 2021 tarihi itibariyle çıkarılmaktadır. Bu kararname ile vatandaşın ilaca adil, ucuz ve kolay erişebilme hakkı elinden alınmaktadır. Ayrıyeten bir daha bu kararname ile muadil bandında yapılan düzenleme kararında hastadan alınan fiyat farkları önemli oranda artacaktır. Ekonomik krizle bir arada pandemi sürecinde alım gücü azalan vatandaşın bu kararname ile bütçesi bir darbe daha alacaktır.”
senelerca Toplumsal Güvenlik Kurumu’na prim ödeyen çalışanların yaygın kullanılan bu ilaçları kendi cebinden ödeyerek almak zorunda kalacağını belirten Çelik, “Bu kararnamenin kamu tasarrufuna katkısı olmayacağı daha evvelki örneklerde tekraren görülmüştür. Bu durum toplumsal devlet anlayışına zıt olup, kamu sıhhati açısından da kabul edilebilir değildir. Öngördüğümüz tehlikelerden biri de etken unsur içeren ve uygun dozda kullanılmadığında önemli sıhhat problemine yol açacak bu ilaçların ruhsatlandırılmasının Sıhhat Bakanlığı’ndan alınıp Tarım ve Orman Bakanlığı’na verilmesidir” dedi.
‘KARARNAME GERİ ÇEKİLMELİDİR’
Çelik açıklamasına şöyleki devam etti: “Daha evvel de örneklerini yaşadığımız üzere ruhsat müsaadesi Tarım ve Orman Bakanlığı’na verilen bu ilaçların evvel eczanelerde raf yerleri değiştirilmiş, çabucak sonrasında da eczane haricinde, zincir marketlerde ve internet ortamında satışlarının yolu açılmıştır. Kesinlikle tabip önerisi ve eczacı danışmanlığında kullanılması gereken ilaçların bu türlü denetimsiz kullanıma terk edilmesi toplum sıhhatini tehdit etmektedir. Bu kararname kamu için de tasarruf sağlamayacaktır, tersine kamuya ek tedavi yükü getirecektir. bir daha bu kararname ile hastanın ilaca inançlı, adil ve ucuz olarak ulaşımında danışmanlık yapan eczacının ortadan çıkarılmasının birinci adımları atılmaktadır. Bu kararname öncesinde yürütülen siyasetlerle evvela eczacılık fakültesi enflasyonu oluşturulmuş ondan sonrasında buradan mevcut gereksinimden fazla eczacı mezun edilmiştir. Mezun olan bu eczacılar gelecek derdi taşır hale getirilmişlerdir. Çaresiz kalan yeni mezun ve yardımcı eczacılara iş bulma ve iş kurma umudu kaybettirilmiştir. Bu kararname bu siyasetlerin devamı niteliğindedir. Bu siyasetlerden vazgeçilmedikçe bu kararname son olmayacaktır, devamı da gelecektir. Halkın yararına olmayan, kamunun yararına olmayan, eczacının yararına olmayan bu kararname acilen geri çekilmelidir! Bu bağlamda yürütülen tüm öteki siyasetler gözden geçirilmelidir!”
Kadıköy’de açıklama yapan ve İstanbul Eczacılar Odası seçimlerinde Demokrat Çağdaş Eczacılar’ın lider adayı olan İmam Hüseyin Çelik, pandemi sürecinde halkın birinci başvurduğu sıhhat kurumunun eczaneler olduğunu hatırlattı. “Pandemi başlarında eczacılar fiyatsız maske dağıtımında hiç bir karşılık beklemeden bakılırsav almıştır” diyen Çelik, şunları söylemiş oldu: “Bir yandan da büyük bir özveriyle eczacılık hizmetini aksatmadan sürdürmüştür. Ülkemizde yaşanan zelzele, sel, yangın üzere afet ve felaketlerde de eczacılar fazlaca süratli bir biçimde organize olup etkilenen bölgelerde oluşan ilaç muhtaçlığını istekli olarak karşılamışlardır. Basın açıklamamızın konusu olan 8 Eylül 2021 tarihindeki 31592 sayılı Sıhhat Hizmetleri Fiyatlandırma Kararnamesi ile bilhassa yaygın kullanılan ağrı kesici ve kas gevşetici kremler, ağız ve boğaz spreyleri, bebeklerde diş çıkarırken kullanılan ağrıyı gideren jeller Toplumsal Güvenlik Kurumu’nun geri ödeme listesinden 15 Ekim 2021 tarihi itibariyle çıkarılmaktadır. Bu kararname ile vatandaşın ilaca adil, ucuz ve kolay erişebilme hakkı elinden alınmaktadır. Ayrıyeten bir daha bu kararname ile muadil bandında yapılan düzenleme kararında hastadan alınan fiyat farkları önemli oranda artacaktır. Ekonomik krizle bir arada pandemi sürecinde alım gücü azalan vatandaşın bu kararname ile bütçesi bir darbe daha alacaktır.”
senelerca Toplumsal Güvenlik Kurumu’na prim ödeyen çalışanların yaygın kullanılan bu ilaçları kendi cebinden ödeyerek almak zorunda kalacağını belirten Çelik, “Bu kararnamenin kamu tasarrufuna katkısı olmayacağı daha evvelki örneklerde tekraren görülmüştür. Bu durum toplumsal devlet anlayışına zıt olup, kamu sıhhati açısından da kabul edilebilir değildir. Öngördüğümüz tehlikelerden biri de etken unsur içeren ve uygun dozda kullanılmadığında önemli sıhhat problemine yol açacak bu ilaçların ruhsatlandırılmasının Sıhhat Bakanlığı’ndan alınıp Tarım ve Orman Bakanlığı’na verilmesidir” dedi.
‘KARARNAME GERİ ÇEKİLMELİDİR’
Çelik açıklamasına şöyleki devam etti: “Daha evvel de örneklerini yaşadığımız üzere ruhsat müsaadesi Tarım ve Orman Bakanlığı’na verilen bu ilaçların evvel eczanelerde raf yerleri değiştirilmiş, çabucak sonrasında da eczane haricinde, zincir marketlerde ve internet ortamında satışlarının yolu açılmıştır. Kesinlikle tabip önerisi ve eczacı danışmanlığında kullanılması gereken ilaçların bu türlü denetimsiz kullanıma terk edilmesi toplum sıhhatini tehdit etmektedir. Bu kararname kamu için de tasarruf sağlamayacaktır, tersine kamuya ek tedavi yükü getirecektir. bir daha bu kararname ile hastanın ilaca inançlı, adil ve ucuz olarak ulaşımında danışmanlık yapan eczacının ortadan çıkarılmasının birinci adımları atılmaktadır. Bu kararname öncesinde yürütülen siyasetlerle evvela eczacılık fakültesi enflasyonu oluşturulmuş ondan sonrasında buradan mevcut gereksinimden fazla eczacı mezun edilmiştir. Mezun olan bu eczacılar gelecek derdi taşır hale getirilmişlerdir. Çaresiz kalan yeni mezun ve yardımcı eczacılara iş bulma ve iş kurma umudu kaybettirilmiştir. Bu kararname bu siyasetlerin devamı niteliğindedir. Bu siyasetlerden vazgeçilmedikçe bu kararname son olmayacaktır, devamı da gelecektir. Halkın yararına olmayan, kamunun yararına olmayan, eczacının yararına olmayan bu kararname acilen geri çekilmelidir! Bu bağlamda yürütülen tüm öteki siyasetler gözden geçirilmelidir!”