Muhabir
New member
Güney Afrika’da ırkçı rejime karşı gayretin simge isimlerinden bir tanesiydi. Tutu, “Ulusun vicdanı”, “Eşitlik Savaşçısı” ve “Cesur Lider” üzere isimlerle de anılıyordu.
90 yaşında, arkasında onun için yas tutan milyonlar bırakarak yaşama veda etti.
Güney Afrika, 1948’den 1994’e kadar Beyazların üstünlüğüne dayalı “Apartheid” rejimiyle yönetildi.
1931’de doğan Tutu, rejim kurulduğunda babası üzere öğretmen olmuştu.
Siyahlara toplumda “hizmetçi” rolü biçen rejim, öğretmenlerden de bunu benimsetmesini istiyordu.
Tutu, öğretmenliği bırakıp kiliseye girdi, 1960’ta rahip olarak atandı.
Anglikan kilisesi ortasındaki rolünü, Güney Afrikalı siyahların durumuna dikkat çekmek için kullandı.
80’lerde, “ırkçılık zıddı hareketin” memleketler arası alanda yüzü oldu.
O periyotta Nelson Mandela üzere Afrika Ulusal Kongresi’nin önder takımı hapisteydi.
TUTU’NUN UĞRAŞI BARIŞÇILDI
1984’te, ırkçılığa karşı şiddete başvurmadan uğraş ettiği için Nobel Barış Mükafatı verildi. İki yıl daha sonra Cape Town’un birinci siyah Başpiskoposu olarak atandı.
Güney Afrika’nın efsanevi başkanı Nelson Mandela, 27 yıl mahpus yattıktan daha sonra, 1990’da halka birinci seslenişinde, onu kürsüye çağıran Tutu’ydu.
Mandela, dört yıl daha sonra ülkenin birinci siyahi lideri olarak yemin ederken de yanında o vardı.
Apartheid rejimi bu biçimdece bitmiş oldu. O periyotta işlenen cürümleri ortaya çıkarmak için “Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu” kuruldu. Mandela, Tutu’yu Komite Lideri olarak atadı.
Tutu, etnik çeşitliliği söz etmek için kullanılan “gökkuşağı ulusu” kavramının de yaratıcısıydı.
Son senelerında “gökkuşağı ulusu” hayalinin gerçekleşmemesinden duyduğu üzüntüyü lisana getirmişti.
“Ezilenlerin yorulmak bilmez sesi” olarak da nitelenen Tutu, Filistin halkına da takviye vermişti.
90’ların sonunda prostat kanseri teşhisi konan Tutu, son periyotta sık sık hastaneye kaldırılıyordu.
Kaynak: NTV
90 yaşında, arkasında onun için yas tutan milyonlar bırakarak yaşama veda etti.
Güney Afrika, 1948’den 1994’e kadar Beyazların üstünlüğüne dayalı “Apartheid” rejimiyle yönetildi.
1931’de doğan Tutu, rejim kurulduğunda babası üzere öğretmen olmuştu.
Siyahlara toplumda “hizmetçi” rolü biçen rejim, öğretmenlerden de bunu benimsetmesini istiyordu.
Tutu, öğretmenliği bırakıp kiliseye girdi, 1960’ta rahip olarak atandı.
Anglikan kilisesi ortasındaki rolünü, Güney Afrikalı siyahların durumuna dikkat çekmek için kullandı.
80’lerde, “ırkçılık zıddı hareketin” memleketler arası alanda yüzü oldu.
O periyotta Nelson Mandela üzere Afrika Ulusal Kongresi’nin önder takımı hapisteydi.
TUTU’NUN UĞRAŞI BARIŞÇILDI
1984’te, ırkçılığa karşı şiddete başvurmadan uğraş ettiği için Nobel Barış Mükafatı verildi. İki yıl daha sonra Cape Town’un birinci siyah Başpiskoposu olarak atandı.
Güney Afrika’nın efsanevi başkanı Nelson Mandela, 27 yıl mahpus yattıktan daha sonra, 1990’da halka birinci seslenişinde, onu kürsüye çağıran Tutu’ydu.
Mandela, dört yıl daha sonra ülkenin birinci siyahi lideri olarak yemin ederken de yanında o vardı.
Apartheid rejimi bu biçimdece bitmiş oldu. O periyotta işlenen cürümleri ortaya çıkarmak için “Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu” kuruldu. Mandela, Tutu’yu Komite Lideri olarak atadı.
Tutu, etnik çeşitliliği söz etmek için kullanılan “gökkuşağı ulusu” kavramının de yaratıcısıydı.
Son senelerında “gökkuşağı ulusu” hayalinin gerçekleşmemesinden duyduğu üzüntüyü lisana getirmişti.
“Ezilenlerin yorulmak bilmez sesi” olarak da nitelenen Tutu, Filistin halkına da takviye vermişti.
90’ların sonunda prostat kanseri teşhisi konan Tutu, son periyotta sık sık hastaneye kaldırılıyordu.
Kaynak: NTV