Undertaker
New member
Uygun fiyatı ve alanda gösterdiği muvaffakiyetler niçiniyle pazarın Türkiye’ye kaldığını belirten uzmanlar, İsrailli şirketlerin “Füze Teknolojisi Denetim Rejimi” şartından vazgeçmeye razı olduğunu söylemiş oldu.
Türk İnsansız Hava Araçları’nın (İHA) ulaştığı pazar boyutu İsrailli savunma sanayi şirketlerini harekete geçirdi.
TÜRK İHA’LARA OLAN TALEP TASALARINI ARTIRDI
New York merkezli Breaking Defense mecmuasında yer bulan makalede, İsrailli savunma sanayi şirketlerinin, son senelerda piyasada, muharebe alanlarında kullanılan Türkiye üretimi İHA’lara olan talebin artmasından kaygı duyduğu açıklandı.
İsrailli şirketlerin, ucuz ve yerli üretim Türk İHA’larının pazar hisselerini büyütmesinden çekindiği kaydedilen makalede, bu şirketlerin hükümet yetkililerine, ‘Füze Teknolojisi Denetim Rejimi’ (MTCR) şartlarının getirdiği teknik limitlere bağlılıktan vazgeçilmesi ve ihracatın artırılması daveti yaptığı söz edildi.
Bir kaynak, ‘Diğer herkes çılgına dönmüş durumdayken artık oyunu bu kurallara nazaran oynayamayız’ sözlerini kullandı.
‘PAZAR TÜRKİYE’YE KALDI’
Savunma sanayii uzmanı, dünyada İHA’lar konusunda uzmanlaşmış dört ülke olduğunu ve bunların ‘ABD, İsrail, Çin ve Türkiye’ olduğunu tabir etti. Çin ve Türkiye’nin son senelerda bu alanda öne çıkan ülkeler olduğu söz edildi;
‘Daha evvel pazar, ABD ile İsrail’in inhisarındaydı. ABD, kimi siyasetleri sebebiyle bu çeşit hava araçlarının ihracatına epey sıcak bakmıyordu. Yani İngiltere üzere stratejik müttefiklerine ihraç ediyordu. İsrail ise ihraç ediyor fakat ünite maliyetleri çok yüksek tutuyordu. Bu kapsamda Çin, İHA pazarına süratli bir giriş yaptı. çok ucuz fiyata, isteyen her ülkeye İHA platformu sattı. Bu durum, İsrail ve ABD’nin İHA’larına yönelik talebi pek düşürdü. Lakin Çin’in İHA’larında, kalite sıkıntılarıyla karşılaşıldı. Hâlâ da karşılaşılıyor. Özellikle mühimmat atışı esnasında Çin İHA’ları, farklı meselelerle karşılaşabiliyor. Bunun üzerine pazar Türkiye’ye kaldı. Halihazırda Bayraktar TB2 SİHA, 10’dan fazla ülkeye ihraç edilmiş durumda. bir daha ANKA SİHA, Tunus’a ihraç edildi.’
“BAZI ÜLKELER AMBARGO YARIŞINA GİRDİ”
‘Türkiye ve Çin’in pazarda ilerlemesinin akabinde ABD, İHA platformlarının ihracatına yönelik kısıtlamalarını gevşetme sonucu aldı lakin bir daha de kıymetli ihracat muvaffakiyetleri gösteremiyor’ diye devam eden savunma sanayii uzmanı, şunları tabir etti:
‘Çünkü ABD’nin ünite faaliyetleri hakikaten yüksek. Örneğin ABD; Avustralya’ya 12 adet MQ-9B Reaper SİHA’yı, birlikteindeki ekipmanlarıyla birlikte 1.6 milyar ABD Doları’na satıyor. Birbirlerinin tam muadili olmasa da biz tıpkı sayıda AKINCI’yı, muhtemelen bunun yarısından da daha az maliyetle satardık. Türkiye’nin pazarda ilerlemesinin önlenmesi gayesiyle kimi ülkeler ambargo yarışına girdi. Fakat şu biçimde bir durum var; bugün 200’den çok Bayraktar TB2, 50’den çok ANKA tipi İHA üretmiş bir Türkiye var. Hem bunların birebir vakitte AKINCI ve AKSUNGUR tipi SİHA’ların üretimi devam ediyor. Ticari açıdan hiç bir firma, bunların kullandığı elektro-optik sistemlere ambargo koymak istemez. Zira her bir elektro-optik sistemin fiyatını 1 milyon ABD Doları olarak baz alırsak, yalnızca bugüne kadar üretilen SİHA’lar için 250 milyon ABD Doları yarar ortaya çıkar.’
Türk İnsansız Hava Araçları’nın (İHA) ulaştığı pazar boyutu İsrailli savunma sanayi şirketlerini harekete geçirdi.
TÜRK İHA’LARA OLAN TALEP TASALARINI ARTIRDI
New York merkezli Breaking Defense mecmuasında yer bulan makalede, İsrailli savunma sanayi şirketlerinin, son senelerda piyasada, muharebe alanlarında kullanılan Türkiye üretimi İHA’lara olan talebin artmasından kaygı duyduğu açıklandı.
İsrailli şirketlerin, ucuz ve yerli üretim Türk İHA’larının pazar hisselerini büyütmesinden çekindiği kaydedilen makalede, bu şirketlerin hükümet yetkililerine, ‘Füze Teknolojisi Denetim Rejimi’ (MTCR) şartlarının getirdiği teknik limitlere bağlılıktan vazgeçilmesi ve ihracatın artırılması daveti yaptığı söz edildi.
Bir kaynak, ‘Diğer herkes çılgına dönmüş durumdayken artık oyunu bu kurallara nazaran oynayamayız’ sözlerini kullandı.
‘PAZAR TÜRKİYE’YE KALDI’
Savunma sanayii uzmanı, dünyada İHA’lar konusunda uzmanlaşmış dört ülke olduğunu ve bunların ‘ABD, İsrail, Çin ve Türkiye’ olduğunu tabir etti. Çin ve Türkiye’nin son senelerda bu alanda öne çıkan ülkeler olduğu söz edildi;
‘Daha evvel pazar, ABD ile İsrail’in inhisarındaydı. ABD, kimi siyasetleri sebebiyle bu çeşit hava araçlarının ihracatına epey sıcak bakmıyordu. Yani İngiltere üzere stratejik müttefiklerine ihraç ediyordu. İsrail ise ihraç ediyor fakat ünite maliyetleri çok yüksek tutuyordu. Bu kapsamda Çin, İHA pazarına süratli bir giriş yaptı. çok ucuz fiyata, isteyen her ülkeye İHA platformu sattı. Bu durum, İsrail ve ABD’nin İHA’larına yönelik talebi pek düşürdü. Lakin Çin’in İHA’larında, kalite sıkıntılarıyla karşılaşıldı. Hâlâ da karşılaşılıyor. Özellikle mühimmat atışı esnasında Çin İHA’ları, farklı meselelerle karşılaşabiliyor. Bunun üzerine pazar Türkiye’ye kaldı. Halihazırda Bayraktar TB2 SİHA, 10’dan fazla ülkeye ihraç edilmiş durumda. bir daha ANKA SİHA, Tunus’a ihraç edildi.’
“BAZI ÜLKELER AMBARGO YARIŞINA GİRDİ”
‘Türkiye ve Çin’in pazarda ilerlemesinin akabinde ABD, İHA platformlarının ihracatına yönelik kısıtlamalarını gevşetme sonucu aldı lakin bir daha de kıymetli ihracat muvaffakiyetleri gösteremiyor’ diye devam eden savunma sanayii uzmanı, şunları tabir etti:
‘Çünkü ABD’nin ünite faaliyetleri hakikaten yüksek. Örneğin ABD; Avustralya’ya 12 adet MQ-9B Reaper SİHA’yı, birlikteindeki ekipmanlarıyla birlikte 1.6 milyar ABD Doları’na satıyor. Birbirlerinin tam muadili olmasa da biz tıpkı sayıda AKINCI’yı, muhtemelen bunun yarısından da daha az maliyetle satardık. Türkiye’nin pazarda ilerlemesinin önlenmesi gayesiyle kimi ülkeler ambargo yarışına girdi. Fakat şu biçimde bir durum var; bugün 200’den çok Bayraktar TB2, 50’den çok ANKA tipi İHA üretmiş bir Türkiye var. Hem bunların birebir vakitte AKINCI ve AKSUNGUR tipi SİHA’ların üretimi devam ediyor. Ticari açıdan hiç bir firma, bunların kullandığı elektro-optik sistemlere ambargo koymak istemez. Zira her bir elektro-optik sistemin fiyatını 1 milyon ABD Doları olarak baz alırsak, yalnızca bugüne kadar üretilen SİHA’lar için 250 milyon ABD Doları yarar ortaya çıkar.’